Incolab Genel Müdürü Şeniz Kızıldağ ile yapmış oldukları çalışmalar ve sektörde karşılaştıkları sorunlar hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik. Edinmiş olduğumuz bilgileri sizlerle paylaşıyoruz.
Incolab Genel Müdürü Şeniz Kızıldağ ile yapmış oldukları çalışmalar ve sektörde karşılaştıkları sorunlar hakkında bir söyleşi gerçekleştirdik. Edinmiş olduğumuz bilgileri sizlerle paylaşıyoruz.
Sorularımıza geçmeden önce firmanızdan kısaca bahseder misiniz?
Firmamız, 1995 yılında İstanbul Arnavutköy’de kuruldu. 1996 yılında Kocaeli Yarımca’da ilk laboratu-varımızı açtık. Gözetim, sörvey ve test hizmetlerini 2002 yılına kadar aynı çatı altında yürüttük. Test hizmetlerimiz 2002 Şubat ayından itibaren Standart Laboratuvarlar İşl. Ltd. Şti. adı altında tamamen bağımsız ve tarafsız bir statü kazanarak gözetim ve sörvey bölümünden ayrıldı.
Incolab’ın, faaliyet alanlarınızdan bahseder misiniz?
Firmamız ağırlıklı olarak maden, enerji, yapı, demir çelik, ziraat ve kimya sektöründe faaliyet göstermektedir. Bu sektörlere, üreticisinden son kullanıcısına, hammaddesinden nihai ürününe çok geniş bir yelpazede akredite olarak gözetme, sörvey ve test hizmetleri sunmaktadır.
Ürünleriniz ağırlıklı olarak hangi sektörlerde kulla-nılıyor? Mümkünse referanslarınızdan bazılarını bizimle paylaşır mısınız?
Hizmetlerimizin ağırlıklı olarak kullanıldığı sektörler, madencilik, enerji, yapı ve demir çelik sektörleridir. Kurulduğumuz günden bugüne süreklilik arz eden referanslarımız hususunda tek tek isim vermemiz yerine Türkiye’nin önde gelen tüm kuruluşlarıyla ça-lıştığımızı söyleyebiliriz.
Sektörde karşılaştığınız sorunlar nelerdir? Bu sorun-ların çözümleri sizce neler olmalıdır?
Sektör derken kendi gözetim sektörümüzü kastedi-yorsanız varlığı bir sorun yumağı zaten Say say bitmez… Sorunların çözümü için öncelikle MYK Kurumu
(Mesleki Yeterlilik Kurumu) tarafından meslek standart-larımızın bir an önce oluşturulması, ardından bölgesel cılız dernek faaliyetleri yerine, Meslek Odası seklinde sorunların çözümüne bakılması gerekmektedir.
Demir-Çelik Sektörüne gelince; bize göre sektörün en temel sorunları kısaca;
• Özgün teknolojimizin yetersizliği,
• Ülkemiz potansiyel kaynaklarının değerlendiril-mesindeki basiretsizlik,
• Dış pazarlara genişleyebilmek, güçlü rekabet et-
mek için “Sektöre ait etkin bir devlet politikası” olma-masıdır.
2012 firmanız açısından nasıl geçti, yılın son çey-reğinde neler bekliyorsunuz?
2012 yılı durgunluk, ödemelerde dengesizlik, komşu ülkelerde yaşanan olaylar nedeniyle belirsizlik, uzak limanlara açılımdan beklenen umudun elde edilememesi bizleri farklı alanlarda araştırma yapmaya sevk etti. Özetle 2012 yılı firmamız için eğitim ve araştırmalarla geçti. Bu yıl, her sektör gibi biz de sermayeden tüketerek ayakta kaldık.
Incolab’ın, kısa ve uzun vadede hayata geçirmeyi düşündüğü projeleri bizimle paylaşır mısınız?
Bu yıl hizmet yelpazemize altın-gümüş testlerini, metal testlerini, asansör denetimlerini, yağlı tohumlar ve yem testlerini, atıklar ve atık çamuru testlerini ekledik.
Bu yılsonuna doğru Dilovası Merkezi’nde yeni bir la-boratuvar inşaatını projelendirdik. Yer belirlendi ve arsa satın alımı gerçekleşti. İnşaata başladık... Bu merkezde
metal analizleri, demir çelik ürünlerinin fiziksel testleri ve beton testleri yapılacaktır.
Son olarak ne söylemek istersiniz?
Demir çelik sektöründen ve diğer sanayicilerimizden bir konuda hassas davranmalarını bekliyoruz; Gözetim raporu demek sadece gümrükler, il çevreler, bankalar sair kurumlarda iş gören basit bir evrak parçası değildir.
Bu nedenle, gözetim firması seçiminde düşük fiyat vereni ve her talebe biat edeni seçeceklerine, bu işin hakkını vererek yapanı yatırım yaparak sağlam bir alt yapı kuran, modern donanıma sahip olan kısaca işini en iyi mesleki teknik uygulamalarla yapan firmaları seçsinler. Aksi takdirde üzülen taraf yine kendileri oluyor. Son toplantıda olduğu gibi, gözetim firmalarını bir yere toplayıp ilkokul çocuklarını azarlar gibi hizaya çekmek, “Kendim ettim kendim buldum” ikrarının bir ilahi komedyası değil mi?
Dileğimiz bu konuda gereken hassasiyetin bir an önce gösterilmesi ve haksız rekabetin, gerçek emek ve alın terinin önüne geçilmesinin engellenmesidir.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.
