Galvanizli Sac Üretiminde Kalitemizle Bir Adım öndeyiz

Hakkı Bey, UMS Uğur Metal öncesinde parlak bir yöneticilik geçmişiniz olduğunuz biliyoruz. Yapmış olduğunuz çalışmaları okuyucularımızla paylaşır mısınız?

Demir çelik sektörünün hiç alışık olmadığı ya da hiç rastlamadığı bir hikâyemiz var aslında… Bildiğiniz gibi demir çelik sektörünün ticari kanalında başı çekenler, genelde babalarından devir aldıkları işletmeleri büyüterek iyi bir oyuncu haline gelmişlerdir. Benim durumum alışılagelmiş hikâyelerin daha uzağında… 1974 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Yüksek Lisans Programı’ndan mezun olup, aynı yıl içerisinde yüksek lisans doktora çalışmalarımı yapmak üzere UNESCO bursu ile İngiltere’nin Sheffield Üniversitesi’ne gittim. Türkiye’ye döndüğümde yaklaşık 2 yıl boyunca KTÜ Makine Mühendisliği Fakültesi’nde asistan olarak hizmet verdim. Ancak, o günkü Türkiye koşulları özel sektöre atılmamı gerektirdi. Daha sonra Türkiye’nin önde gelen birçok firmasında (John Deere, Ford Otosan, Nurol Makine gibi) üst düzey yönetici olarak görev aldım. 1999 yılına gelindiğinde ise, Ankara Ostim Organize Sanayi Bölgesi’nde; faaliyet konusu galvanizli sac alım satımı olan firmamızı kurduk. 2005 yılında ise Ostim OSB’de 2500 m2 kapalı alanda faaliyet gösteren, Türkiye’nin ilk ve tek kalite sistem belgesine sahip (Tüv Cert ISO 9001:2008) galvanizli sac işleyen çelik servis merkezini kurduk.

Galvanizli Sac İşleme sektörünün önde gelen firmaları arasında yer alıyorsunuz. Aynı zamanda farklı ürün ve hizmetleriniz de var. Ürün gamınızdan ve vermiş olduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?

UMS, yassı çelik sektöründe; stokunda sadece Galvaniz ve Boyalı Galvaniz Sacı bulunduran ve işleyen tek firmadır. Bildiğiniz üzere sektördeki firmaların ve çelik servis merkezlerinin tamamı, müşterilerine asıl ana ürünleri olan Sıcak ve Soğuk haddelenmiş ürünlerin yanında Galvaniz ve Boyalı Galvaniz Sacı sunmaktadırlar. Kısacası Galvaniz ve Boyalı Galvaniz Sac bahsettiğimiz firmaların yan ürünleridir.

Ana ürünü sadece Galvaniz ve Boyalı Galvaniz Sac olan UMS, 0.30 – 3.00 mm arası kalınlık ve 1300 mm genişliğe kadar her tür ebattaki galvanizli rulo sacdan düz levha üretimi yapmaktadır. Aynı zamanda 0.27 – 1.50 mm arası kalınlık ile 1000 mm ve 1200 mm genişliğinde trapez ve oluklu levha üretimi yapmaktadır. Söz konusu Galvanizli düz levha, trapez ve oluklu levha üretimleri Boyalı Galvaniz için de geçerlidir.

Sektörde ayrıcalıklı bir konuma sahip olduğunuza işaret ediyorsunuz. Sizi ayrıcalıklı kılan özellikleriniz nelerdir?

Rakiplerimize oranla en büyük farkımız, kalite anlayışımız ve müşteri odaklılığımız. Kalite ve müşteri odaklılığı, aslında irili ufaklı birçok firma tarafından slogan olarak söylenmekte, reklam malzemesi olarak kullanılmaktadır. Ancak demir çelik sektöründe bu vizyonu kendisine gerçekten edinmiş ve bunu detaylandırıp uygulamaya koymuş firma sayısı parmakla sayılır. UMS, TÜV CERT tarafından 2006 yılında belgelendirilmiş ve bu yıl içerisindeki 3 yıllık belgelendirme tetkikinden de başarı ile çıkarak sektörde 4 yılı aşkın süredir Kalite Sistem Belgesi ile hizmet vermektedir.

Aynı zamanda diğer çelik servis merkezlerine kıyasla ürün çeşitliliğimiz. Örneğin 275 gr kaplamalı 0.50 mm kalınlığında galvanizli sacın üretici fabrikaların bile stoklarında olma ihtimali düşükken, bizim stoklarımızda her daim bulunabilecek bir malzemedir. Bir başka örneği ise, Türkiye’de üretimi sadece Borçelik tarafından gerçekleştirilen 3 mm kalınlığındaki galvanizli sac için verebiliriz. Bugün pazara çıktığınızda 3 mm galvanizli sacı yılın her döneminde stokunda bulundurabilen tek firmanın UMS olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz.

Son olarak asıl gücümüzün yüksek teknolojiye sahip tezgâhlarımız olduğunu söyleyebilirim size. Bugün Türkiye’de 0.30 mm ile 3.00 mm arası tüm kalınlıklardaki Galvanizli Rulo Sacdan aynı doğrultma ünitesinde boy kesimi yapabilecek tezgaha UMS dışında hiçbir çelik servis merkezi sahip değildir. Ayrıca 0.27 mm den 1.50 mm kalınlığa kadar Galvanizli Rulo Sacdan trapez ve oluklu levha ile beton trapezi (kompozit döşeme trapezi) gibi ürünlerin tamamını aynı tezgah üzerinde üretebilen tek firma UMS’dir. Bu nedenle tezgâhlarımızdan müthiş verim almaktayız. Tabi burada tezgâhlarımızın sahip olduğu yüksek hızı da dile getirmek isterim. Bugün 50 mt / dak ile galvanizli düz levha, trapez - oluklu levha ve beton trapezi üretmek günümüz teknolojisini en iyi şekilde kullandığımızın kanıtıdır.

Sektörünüzdeki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Yassı çelik sektöründe 2009 yılına kadar üretici fabrikaların çok da rekabet içinde olduklarını söyleyemeyiz. Talebi karşılayamayan Türk çelik piyasası 1980’li yıllardan beri ithalatçı konumundadır. Ancak yatırımı 2010 yılı içerisinde tamamlanacak yeni üreticilerin piyasaya girmesi ile Türkiye’nin 2011 yılından itibaren net ihracatçı bir çelik piyasasına kavuşacağı kesindir. Böylelikle üretici fabrikaların da şimdiye kadar yaşamadıkları rekabeti yaşamasının sektörümüze gerek fiyat gerekse hizmet kalitesi anlamında katkıda bulunacağı düşüncesindeyim.

Üretici firmalardaki rekabetten, UMS’nin de içinde bulunduğu çelik servis merkezleri ve sac tüccarları arasındaki rekabete gelince; yaşanan yoğun rekabetin özellikle fiyatların üzerinde sürekli aşağı yönde baskı oluşmasına yol açtığı görülmektedir. Burada önemli olan gerek çelik servis merkezlerinin gerekse sac tüccarlarının fiyat dalgalanmalarında panik içerisinde tepki vermemesidir. Ancak piyasamızda bunu sağlayan firma sayısı maalesef çok az sayıdadır. Fiyatların inişinde panik halinde yapılan satışlar, fiyatların yükselişinde ise yüksek fiyattan taviz vermeden yapılan satışlar firmaların karakterini ortaya koymaktadır. Etik kavramlara ve ticari değerlere önem veren firmalar, aslında adil bir rekabet ortamında mücadele edememektedir.

Ancak UMS gibi her daim öncelikli amacı müşterisinin kazanmasını sağlayacak stratejileri benimseyen firmaların er ya da geç uzun vadede kazançlı çıkacağını düşünüyoruz. Bugüne kadar UMS hiçbir fiyat artışında fırsatçılık yapmamıştır, aynı şekilde fiyatların düşeceğini öngördüğü zaman da müşterileriyle bilgilerini paylaşıp sac alımlarına yön vermiştir.

Dolayısıyla yoğun rekabetin yaşandığı çelik piyasasında, müşterilerimize dürüst davranarak, onlara danışmanlık hizmeti vererek ve ihtiyaçlarını anında sağlayarak bir adım öne çıkmaktayız. Bunu sağlarken de müşterilerimize galvanizli sac değil, zaman sattığımızın farkındayız.

Kriz dönemi firmanız açısından nasıl geçti? Hedeflerinizde sapma oldu mu?

2009 yılına başlarken dünyayı etkisi altına alan kriz nedeniyle muhafazakar davranıp, hedeflerimizin birçoğunu düşük tuttuk. Ancak hiç de ummadığımız bir şekilde, hedeflerimizin tamamını 50 oranında geçtik. En büyük sebebi ise, portföyümüzdeki müşterilerimizin tamamının krize rağmen koydukları agresif büyüme hedefleri ve bu hedeflere ulaşmaları için yoğun çaba göstermeleriydi. Böylece hem müşterilerimiz büyüdü, hem de biz tahminimizin çok üzerinde büyümüş olduk.

2010 yılında gerçekleştirmeyi düşündüğünüz projeleri ve piyasalara öngörülerinizi bizimle paylaşır mısınız?
İstikrarlı büyümek bizim en öncelikli projemiz. Senelere yayılmış, çok planlı bir büyüme stratejimiz olduğunu söyleyebilirim size. Şu an gündemimizdeki en önemli projemiz, beton altı döşeme trapezi üretimimiz. Dizaynını kendimiz yaptığımız bu form ile yüksek katlı çelik konstrüksiyon binaların, çok katlı alışveriş merkezlerinin, havalimanlarının ve de kültür merkezlerinin inşaatına değer katmak istiyoruz. Ürettiğimiz bu form beton altı döşemesinde kalıp olarak kullanıldığı için, üzerinde az beton harcanan, daha düşük galvanizli sac kalınlıklarıyla daha uzun açıklıkların geçilebileceği ve de en önemlisi atalet momenti yüksek bir form geliştirmeye çalıştık. Uzun çalışmalarımız sonucunda 58 mm yüksekliğinde 915 mm genişliğinde faydalı eni olan formumuzu üretmeyi başardık. Bu formun üretimi ile sadece yurt içinde değil yurt dışında birçok binanın inşaatına katkıda bulunmayı hedefliyoruz.

“Azerbaycan, Afganistan ve Libya pazarlarına girmeyi hedefliyoruz”

2010 yılı ile ilgili önemli diğer bir projemiz de ihracat. Tasarımını ve üretim testlerini başarıyla tamamladığımız galvanizli beton altı döşeme trapezi ile özellikle Azerbaycan, Afganistan ve Libya gibi pazarlara girmeyi düşünüyoruz. 2009 yılı içerisinde Azerbaycan Haydar Aliyev Kültür Merkezi inşaatına gerçekleştirdiğimiz ihracatımız bizim bu projedeki dönüm noktamız olmuştur.

2009 yılı tüm dünyada global krizin etkisi altında geçti. 2010 yılı için de, görüştüğümüz gerek finans sektöründen dostlarımız gerekse müşterilerimiz oldukça iyimserler. Özellikle müşterilerimizin birçoğunun 2010 yılı ile ilgili en az 2-3 yurt dışı projeleri takip etmesi ve artık bu projelerin müşterilerimiz tarafından alınma aşamasına gelmesi, bizi 2010 yılı ile ilgili son derece heyecanlandırmaktadır. Ayrıca, tüm dünyada yükselen iş kapasitesinin etkisi ile kademeli olarak tüm emtia fiyatlarında artışın yaşanacağı yılların bizi beklediğini düşünüyorum.

“Çelik üreticileri krizden önemli dersler çıkardılar”
Demir çelik piyasası ile öngörülerime gelince, bugünlerde herkes demir çelik fiyatlarının Şubat 2010’dan itibaren yükselişe geçeceğini konuşuyor. Açıkçası fiyatlarda yukarı yönlü bir ivme olması için güçlü bir talebin olması gerektiği kanaatindeyim. Bu güçlü talep ivmesinin de Mayıs 2010’dan önce oluşabileceğini öngörmüyorum. Ancak şunu net ifade edebiliriz, dünyadaki tüm çelik üreticileri 2008 yılında, kriz nedeniyle yaşanan fiyat düşüşlerinde çok ciddi zararlar etti. Bu üreticiler tarihlerinde zarar etmeye alışık olmadıkları için, bu krizden ciddi dersler çıkardılar. Bu sebeple demir çelik fiyatlarında 2008 yılındaki gibi keskin düşüşler yaşanabileceğini sanmıyorum. Dünyadaki tüm üreticiler, özellikle de dünya çelik üretiminde 48’lik paya sahip olan Çin, 2008 yılında fiyatlar düşmeye başladığında üretimini 25 ile 40 oranında azaltsaydı, Sıcak Haddelenmiş ürünlerde 350 USD/ton gibi rakamların hiçbir zaman konuşulamayacağı görüşündeyim. Dolayısıyla, önümüzdeki senelerde üreticilerin bu bilinçle üretimi kısarak ya da durdurarak fiyatlarda 20-50 arasındaki düşüşlerin önüne rahatlıkla geçebileceklerini düşüyorum.

Demir çelik sektöründen Galvanizli Sac sektörüne gelirsek, yeni tesislerin devreye girmesi ile birlikte bu sektörde tonajlı iş yapan çelik servis merkezlerinin, sac tüccarlarının ve kullanıcıların bundan önemli ölçüde faydalanacağını düşünüyorum. Çok daha kısa zamanda, çok daha uygun fiyata, çok daha kaliteli Galvanizli Sac alabileceğimiz günlere az kaldı diyebiliriz.

Firmaların kalıcı olmasında kurumsallığın ve teknolojik yenilikleri takip etmenin önemli bir yeri var. Bu alanda sizler neler yapıyorsunuz?

Aslında röportajın başında belirttiğim gibi demir çelik sektöründe ticari kanalda, bildiğiniz üzere babadan kalma tezgâhları büyüten firmalar başı çekiyor. Bu firmaların birçoğu maalesef gerek kurumsallık gerekse bilişim teknolojilerinden çok uzak. UMS, Türkiye’de Kalite Sistemini dahi bilgisayar ortamında takip eden ender firmalardan biridir. Sahip olduğumuz Kalite Sistem programı ile, hangi müşterimizin, hangi ebatta malzeme istediğine, siparişi verilen malzemenin üretim raporlarına, sevkiyat raporlarına ve de en önemlisi o malzemeye ait müşteri memnuniyet anketine bile bilgisayar ortamında ulaşabiliyoruz. Türkiye’de, demir çelik sektöründe ürettiği malzemenin müşteri anketine bilgisayar ortamında ulaşabilen kaç firma var merak ediyorum açıkçası. Hatta kaç çelik servis merkezi ürettiği malzeme ile ilgili müşteri memnuniyet anketi uyguluyor, onu daha da çok merak ediyorum.

Kurumsallaşma ile ilgili düşünceme gelince; bana göre kurumsallaşma, yönetim sistemini oluşturmak ve yönetimin devamlılığını sağlamaktır. Yönetim sistemi başarılı kurulmuş bir şirket, kurumsallaşmış diyebiliriz rahatlıkla. Her ne kadar şirketimizin kilit noktalarında aileden üyelerimiz olsa da, hepsinin almış olduğu lisans ve yüksek lisans eğitimleri ve kurmuş olduğumuz yönetim sistemi kurumsal bir şirket olmamıza ciddi katkı sağlamıştır.

Eğitimli, Yenilikçi, Hızlı ve Ulaşılabilir…

Müşteri odaklı çalışma stratejisini Kalite Yönetim Sistemi içerisinde devam ettiren, ekip ruhu ile hareket eden, eğitimli, yenilikçi, hızlı ve ulaşabilir, çevreye duyarlı, mevcut kaynakları etkin kullanabilen bir firma niteliğine sahip olmamız rekabet edebilme gücümüzü her zaman bir adım öne taşıyacaktır. 2010 yılının demir çelik sektöründe faaliyet gösteren tüm kurum ve kişilere mutluluklar getirmesini diler, herkesin yeni yılını şimdiden kutlarım.

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.