“İskenderun Bölgesi’nde durdurulan pik demir üretiminin başlamasını talep ediyoruz”

Ahsen Demir ÇelikYönetim Kurulu BaşkanıRamazan Öksüz ilegerçekleştirdiğimiz söyleşiyi sizlerle paylaşıyoruz.

 

“Piyasamızın yeterince korunmaması sebebiyle gereğinden

fazla niteliksiz pik demir ürünleri ithalatı yapılıyor”

 

Payas’ta Sektör Güçlendirilmeli

 

Ahsen Demir Çelik Mamulleri Pazarlama Ltd. Şti Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Öksüz, 2020 yılında devletten beklentilerinin İskenderun bölgesinde yüzde yüz yerli üretim ile sifero pik ve durdurulan pik demirin üretimin yeniden başlaması olduğunu vurgulayarak, yeterli teşvik verilmemesinden dolayı birçok firmanın teşvik alan bölgelere kaydığını, bunun da bölge ekonomisine ciddi sıkıntılar yaşatabileceğini ileri sürdü.

 

Ahsen Demir Çelik Mamulleri Pazarlama Ltd. Şti Yönetim Kurulu BaşkanıRamazan Öksüz, sektörün hareketli olması inşaat sektörüne bağlı olduğuna işaret ederek “İnşaat sektörü için 2019 yılının iyi geçtiğini söylemek zor. Türkiye’nin en önemli istihdam kaynaklarından ve 200’den fazla sektöre kaynak sağlayan ekonominin lokomotifi inşaat, geçen yılını kayıpla kapattı. Bunun en önemli göstergelerinden biri ise demir çelik mamullerimizdeki yüzde 49’luk düşüş olarak gösterebiliriz. Bu bağlamda biz de buna paralel olarak 2019 yılını beklentilerin uzağında geride bıraktık” dedi.

 

Niteliksiz pik demir ithal ediliyor

 

Sahip olduğu yıllık ortalama 52 milyon ton çelik üretim kapasitesinin 37 milyon tonunun yurt içinde değerlendirildiğinin altını çizen Ahsen Demir Çelik Mamulleri Pazarlama Ltd. Şti Yönetim Kurulu Başkanı Öksüz, şu değerlendirmede bulundu: “Bu sonuçla Türkiye, 2019 sene sonu itibarıyla global çelik üretiminde sekizinci, ihracatında ise altıncı sırada yer alıyor. Piyasamızın yeterince korunmaması sebebiyle, gereğinden fazla niteliksiz pik demir ürünleri ithalatına kapı aralanmaktadır. Söz konusu yüksek oranlı ithalat, sektörün azda olsa kurulu pik demir kapasitesinin kullanılmasını engellediği gibi döviz kaybına da sebep olmaktadır. Türkiye devletimizin neden yeterli sayıda pik demir üretimin olmaması yanında birde bir kilo bile sifero pik demir üretiminin ülkemizde olmaması bizi son derece üzmektedir. Ülkemizde sifero pik demirin üretiminin olmaması dolayısıyla yüzde yüz döküm sektörün dışarıya bağımlı olmasına neden olmaktadır.”

 

Sanayi sitesi ve hastane şart

 

Ramazan Öksüz, 2020 yılındaki beklentilerinden de söz ederek “Devletimizden beklediğimiz İskenderun bölgesinde yüzde yüz yerli üretim ile sifero pik demir üretiminin olmasını ve durdurulan pik demirin üretimin ise başlamasını talep ediyoruz. Hatay ilimizdeki teşvik imkanları az olması dolayısıyla yatırımlar Osmaniye’ye kaymıştır. Daha iyi teşvikler ile Hatay bölgemizin önünün açılmasını talep ediyoruz. Konyalı olmam hasebiyle bu ilimizi yakından takip ettiğimde muazzam sanayi siteleri kurulmaktadır. Bizim sektörde maalesef sanayi sitesi İskenderun bölgesi ve Payas ilçemizde yetersizdir. Konya’mızda bir dönümü kapalı olan bütün alt yapısı ve idare binası içinde sanayi sitesinin değeri bir milyon küsur iken bizim Payas ilçemizde sanayi sitesi yapmak istesen daha temele başlamadan bir dönüm olan yol kenarındaki toprağa bir milyon TL ücret ödemen gerekiyor. Devletimizden beklentimiz TOKİ eli ile Payas ilçemizde 300, 500, 700 ve bin metre sanayi sitesinde yerlerin kurulmasını talep etmekteyiz. Yine Hatay ilimizde vergi rekortmenliğinde ilk ona, beş yüze ve bine toplamda on beş tane güzide firmamız girmiştir. Bunun yarısı Payas ilçemizde bulunmaktadır. Bir diğer beklentimiz en çok vergi veren bir sanayi ilçesi olarak yaralanmalarımız ve hastalıklarımız hiç eksik olmamaktadır. Bu sebeple acilen Payas’ımıza ilçe hastanesinin kurulmasını istiyoruz” diye konuştu.

 

Payas’ın, Akdeniz’in incisi olabilecek güzel bir sahile sahip olduğuna dikkat çeken Öksüz, konuya ilişkin şu görüşleri aktardı: “İlçemizde böyle bir sahil varken maalesef bakımsızlıktan virane haline halde. Hatay Büyükşehir Belediyemizden beklentimiz, Payas’a yakışır bir sahil onarım ve bakım projesini hayata geçirmesidir. İlçede otogar bulunmamasından dolayı gelen misafirlerimiz karşısında çok sıkıntı çekmekle beraber çoğu zaman otobüs firmaları ilçemize girmek istememekte ve bizleri otoban çıkışında indirmek istemektedirler. Son olarak devletimiz artık inşaat gömleğini çıkarmalı üretim gömleğini giymelidir. Özel sektör bir yere kadar zarara dayanır. Ama devlet bazen zarar etse bile insanlara iş imkanı sağladığı için kardadır.

 

Üretimiz olmadan güçlü Türkiye olunamaz. Güçlü Türkiye olunmadan da maalesef dış politikada Bop hedefleri olan emperyalist ülkelere karşı koyamazsanız. Sanayi üretimi ne kadar çok olursa o kadar güçlü ve dış politikada sözü dinlenir ülke oluruz. Tabii tüm bunların olması için sanayi ürkütmeyecek hukuk birimin merkezine adalet sistemini yerleştirmek gerekir. Adaletin gerçek manada olmadığı yerde yabancı sermaye dışardan ülkemize gelmez. İçerde de sanayici üretim hamlelerini dışarı çıkarmak ister.”

 

Ramazan Öksüz, gelecekten beklentilerini de dile getirerek, sözlerini şu cümlelerle tamamladı: “Güçlünün değil haklının güçlü olduğu, hakkını aldığı daha güçlü, daha iyi bir adaletin olmasını temenni ediyoruz.  Yine devletimizden milli, güçlü, hızlı yaygın katma değeri yüksek ürünlerin üretimine dönmesini temenni ederken bizlere bu fırsatı tanığınız için sizlere de ayrıca teşekkür ederiz.”

. . .

İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.