Çelikçi Fas’ı markaja aldı
Fas’ın 2030 Dünya Kupası yatırımlarının Türk müteahhitleri ve ihracatçıları için yeni fırsatlar yaratabileceğini söyleyen ÇİB Başkanı Adnan Aslan, Fas’ta düzenlenen ticaret heyeti ziyareti kapsamında Türk çelik sektörünün bu yıl ülkede 1 milyon ton ihracat hedeflediğini açıkladı.
Bu yılı Afrika yılı ilan eden Türk çelik sektörü Afrika’nın Avrupa’ya açılan kapısı Fas’taki varlığını güçlendirmek için 25 şirketle çıkartma yaptı. Fas’ın İspanya ve Portekiz ile birlikte 2030’da düzenlenecek olan Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacağını kaydeden Çelik İhracatçıları Birliği (ÇİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Aslan, yeni yapılacak stadyumların yanında var olanların da restorasyonları ile birlikte altyapı ve hızlı tren projelerinin büyük bir hareket yaratacağını söyledi. Fas’ın yıllık 2 milyon ton seviyesinde olan çelik ithalatının yaklaşık yüzde 30’unu Türkiye’den tedarik ettiğini vurgulayan Aslan, çelik ihracatçıları olarak zaten güçlü oldukları Fas pazarında daha da etkin olmak istediklerini, bu ülkeye 1 milyon tonluk ihracat hedefi koyduklarını kaydetti.
Dünya kupası için 130 bin kapasiteli stat yapılacak
Sektörel ticaret heyetine Fas’ta büyük ilgi olduğunu ve ülkenin en büyük üreticileri ile birebir görüşmeler yapıldığını ifade eden Aslan, sadece bu görüşmelerden toplamda 150 bin tonluk yeni anlaşmalar çıkabileceğini kaydederek, “En büyüğü 130 bin kişi kapasiteli olmak üzere yenilemelerle birlikte tam 38 stadyum yapılacak. Bunun yanında altyapı yenileniyor, yollar yapılıyor ve hızlı tren inşaatları devam ediyor. Türk müteahhitleri ile birlikte çelik sektörümüzün de bu hareketlilikten pay alacağını düşünüyoruz. Hatta bazı Türk firmaları ile anlaşmaların şimdiden yapıldığını biliyoruz. Fas’ta yakın zamanda çelik sektörü olarak 1 milyon tonluk bir ihracata ulaşabiliriz” dedi.
Afrika pazarına özel önem verdiklerinin altını çizen ve burada Çin ile çok rahat rekabet edebildiklerini belirten Aslan, “Afrika’nın genelinde bankacılık sistemi çok zayıf. Çinliler açık hesap mal vermemeleri nedeniyle bölgede zorlanıyor. O bölgelere traderlar Türkiye’deki satıcılardan malı alıp yerel üreticilere açık hesapla satıyorlar. Böylece riski üreticiler veya ihracatçılar değil tüccarlar alıyor. İhracatçılara paralarını bu traderlar ödüyor, sonra gidip ürünleri dağıtıyorlar. Dolayısıyla Çinlilerin Afrika’daki sistemde şansı çok az” dedi.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.