Endüstriyel mutfak ihracatına paslanmaz çelik engeli
TUSİD Başkanı Bekir Topuz, endüstriyel mutfak sektörünün en büyük probleminin paslanmaz çelikteki yüzde 12’lik vergi olduğunu kaydederek, "Diğer ülkelerle rekabet şansımız kalmıyor; verginin sıfırlanması gerektiğini düşünüyoruz. Verginin kalkması halinde ihracatımız belki 10 milyar doları bulabilir.” dedi.
Geçtiğimiz yıl 5,7 milyar dolarlık ihracata ulaşan endüstriyel mutfak sektörü, bu yıl 7 milyar dolarlık ihracat hedefine Amerika pazarına odaklanarak ulaşmayı amaçlıyor. Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TUSİD) Başkanı Bekir Topuz, sektörün 2024 yılında Kuzey ve Güney Amerika pazarını önceliklendireceğini belirerek, “Ev dışında yemek tüketilen her yerde varız. Cihaz grubunda yaklaşık 4 bin; set üstü grubunda ise yaklaşık 70 bin çeşit ürün sunuyoruz. Hem Kuzey Amerika hem de Güney Amerika hedef pazarlarımız. Şimdiye kadar Amerika'ya yeterli önemi vermiyorduk. Ancak son 2 yıldır Amerika pazarına yöneldik. Endüstriyel mutfak sektörü olarak geçen yıl ABD’ye 210 milyon dolarlık ihracat yaptık. ABD pazarından yüzde 1 pay alsak, Türkiye'deki her fabrika üretimini ikiye katlar.” değerlendirmesini yaptı. Amerika pazarından pay almanın kolay olduğuna da değinen Topuz, “Çünkü biz Amerika’da üretilmiş bir malın üçte biri fiyatına ürün satabiliyoruz. Avrupa'dan yüzde 25 daha yüksek oranlarda hem Kuzey hem de Güney Amerika’ya ürün tedarik edebiliyoruz. Amerika pazarına özel Ar-Ge yapıyoruz. Çünkü elektrik, gaz, ağırlık sistemleri farklı. Bu yüzden pazara girmek zor; ancak zor olan pazardan eğer işinizi düzgün yaparsanız pay almak daha kolay. Bu durum firmaların kalitesini de yukarıya çıkarıyor.” diye konuştu.
AVRUPA’YI FETHETTİK, KUZEY AFRİKA’NIN TAMAMINDA VARIZ
Amerika pazarında yerel markaların ve Çin’in hakimiyetinin olduğunu da belirten Bekir Topuz, TUSİD üyelerinin çok büyük bir kısmının ihracatçı olduğunu ifade etti ve mevcut ihracat pazarlarıyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Sektörümüz toplamda yaklaşık 160 ülkeye ihracat yapıyor. İhracatta sırasıyla İngiltere, Almanya, Fransa İtalya, Mısır, İsrail ve ABD öne çıkıyor. Toplam ihracatımızın yüzde 55’ini Avrupa Birliği ve İngiltere’ye gerçekleştiriyoruz. Avrupa'yı artık fethettik. Kuzey Afrika'nın tamamında varız. Ticaret Bakanlığımız ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin (İDDMİB) katkıları ve destekleri sayesinde, dünyada mutfak sektörü olarak ihracattan yüzde 2 pay alıyoruz. Bu da bizi dünyada 8. sıraya yerleştiriyor. Avrupa'da ilk 5'teyiz. Yurt dışında yol, köprü, hastane yapımı esnasında kurulan şantiyelerin tamamında Türk mutfakları kullanılıyor. Suudi Arabistan'da ihracat artış hızı yüzde 500’lere çıktı. Endüstriyel mutfak firmaları Suudi Arabistan'a önemli oranda ihracat yapıyor. Pandemi döneminde konteyner ücretleri nedeniyle ihracatımız hızlı bir şekilde arttı. Konteyner fiyatlarının yüksek olması Türkiye açısından avantaj yaratıyor. Şu an Kızıldeniz’de yaşanan gelişmeler nedeniyle ticaretin yön değiştirdiğini görüyoruz. Her bölgeden ciddi talepler alıyoruz; firmalar da bu yüzden karlılığı önceliklendiriyor. Rusya pazarından talep, bir önceki yıla göre 2 katına çıktı ancak para transferi sorunu halen devam ediyor.”
İHRACATTA 10 MİLYAR DOLAR HEDEFİNE PASLANMAZ ÇELİK ENGELİ
“Mevcut faizlerle hiç kimse kredi kullanamıyor. Finansmana erişim aslında kolay ama bu faizle ödemek mümkün değil” diyen Topuz, “Sektörümüzde genelde fabrika ve makine yatırımları öne çıkıyor. Endüstriyel muttak sektöründeki tüm firmalar kapasitelerinin neredeyse yüzde 95’ini kullanıyor. Yani kimse fazladan bir siparişi karşılamaya uygun değil.” yorumunu yaptı.
Endüstriyel mutfak sektörünün en büyük problemi olarak paslanmaz çelikteki yüzde 12’lik vergiyi gösteren Bekir Topuz, “Bu yüzden diğer ülkelerle rekabet şansımız kalmıyor; verginin sıfırlanması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye'de haddeleme yapan sadece bir firma yüzünden bu vergi uygulanıyor. 2013 yılından beri yüzde 10, dönem dönem yüzde 8 olan bu vergiler yüzünden ihracatımız geriliyor. Eğer ihracatta koyduğumuz hedeflere ulaşmak istiyorsak verginin sıfırlanması gerekiyor. Yüzde 12 eksi ile başlayan bir ticarette rekabet etmek mümkün değil. Verginin kalkması halinde ihracatımız belki 10 milyar doları bulabilir.” dedi.
AVRUPA’DAKİ EKONOMİK ORTAM FUARLARI DA OLUMSUZ ETKİLİYOR
Türkiye’de endüstriyel mutfak ürünleri tercihinde yerli kullanımın ağırlıkta olduğunu ifade eden TUSİD Başkanı Bekir Topuz, “Türkiye’ye neredeyse ithal bir ürün girmiyor. Otellerde de Türki Cumhuriyetlerin hepsinde güçlüyüz. Dünyanın neresinde olursanız olun endüstriyel mutfak sektöründe Türkiye artık akla ilk gelen ülkelerin başında geliyor.” diye konuştu. TUSİD’in 385 üyesi olduğunu ve üyelerin neredeyse tamamının ihracat yaptığını belirten Topuz, uluslararası fuarların önemini de şu sözlerle dile getirdi: “İtalya'da dünyanın en önemli pastacılık ekipmanlarının olduğu ve 21-25 Ocak tarihlerinde düzenlenen SİGEP’e milli katılım organizasyonuyla katıldık. Geçtiğimiz yıl 5 firmayla katıldığımız fuara bu yıl, 10’u milli katılım olmak üzere 7 bireysel katılımcımızla yer aldık. Avrupa’daki mevcut ekonomik durum, fuarları da olumsuz etkiliyor. Yeni pazarlar yaratabilmek amacıyla bu fuara ağırlık vermeyi planlıyoruz.”
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir:
Demir Çelik. Editöryal görüş, yazarın
görüşüne aykırı olabilir.